بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَلَوِ ٱتَّبَعَ ٱلۡحَقُّ أَهۡوَآءَهُمۡ لَفَسَدَتِ ٱلسَّمَٰوَٰتُ وَٱلۡأَرۡضُ وَمَن فِيهِنَّۚ بَلۡ أَتَيۡنَٰهُم بِذِكۡرِهِمۡ فَهُمۡ عَن ذِكۡرِهِم مُّعۡرِضُونَ ٧١

Eğer hak onların keyflerine tâbi olsa idi Semavât ve arz ve bunlardaki kimseler katiyyen fâsid olurdu, hayır, biz onlara unutulmaz ders olacak zikirlerini getirdik de onlar zikirlerinden ıraz ediyorlar.

– Elmalılı Hamdi Yazır

أَمۡ تَسۡـَٔلُهُمۡ خَرۡجٗا فَخَرَاجُ رَبِّكَ خَيۡرٞۖ وَهُوَ خَيۡرُ ٱلرَّٰزِقِينَ ٧٢

Yoksa sen onlardan bir haraç mı istiyorsun? Rabbin’in harâcı daha hayırlıdır, hem O, rezzakların en hayırlısıdır.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَإِنَّكَ لَتَدۡعُوهُمۡ إِلَىٰ صِرَٰطٖ مُّسۡتَقِيمٖ ٧٣

Doğrusu sen onları dosdoğru bir caddeye çağırıyorsun.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَإِنَّ ٱلَّذِينَ لَا يُؤۡمِنُونَ بِٱلۡأٓخِرَةِ عَنِ ٱلصِّرَٰطِ لَنَٰكِبُونَ ٧٤

Fakat Âhirete inanmayanlar caddeden sapmaktadırlar.

– Elmalılı Hamdi Yazır

۞ وَلَوۡ رَحِمۡنَٰهُمۡ وَكَشَفۡنَا مَا بِهِم مِّن ضُرّٖ لَّلَجُّواْ فِي طُغۡيَٰنِهِمۡ يَعۡمَهُونَ ٧٥

Eğer biz onlara acıyıp da baskılarını açıversek mutlaka tuğyanlarında ınad eder hiç bir şey görmezler.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَلَقَدۡ أَخَذۡنَٰهُم بِٱلۡعَذَابِ فَمَا ٱسۡتَكَانُواْ لِرَبِّهِمۡ وَمَا يَتَضَرَّعُونَ ٧٦

Filhakika biz, onları azâba tuttuk da yine Rab’lerine karşı uslanmadılar ve yalvarmıyorlar.

– Elmalılı Hamdi Yazır

حَتَّىٰٓ إِذَا فَتَحۡنَا عَلَيۡهِم بَابٗا ذَا عَذَابٖ شَدِيدٍ إِذَا هُمۡ فِيهِ مُبۡلِسُونَ ٧٧

Nihayet üzerlerine şedid azâblı bir kapı açtığımız vakit de onun içinde ye'se düşüvereceklerdir.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَهُوَ ٱلَّذِيٓ أَنشَأَ لَكُمُ ٱلسَّمۡعَ وَٱلۡأَبۡصَٰرَ وَٱلۡأَفۡـِٔدَةَۚ قَلِيلٗا مَّا تَشۡكُرُونَ ٧٨

Halbuki sizin için o kulağı, o gözleri, o gönülleri inşa eden o siz, pek az şükrediyorsunuz.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَهُوَ ٱلَّذِي ذَرَأَكُمۡ فِي ٱلۡأَرۡضِ وَإِلَيۡهِ تُحۡشَرُونَ ٧٩

Ve sizi arzda yaratıp yayan O, hep ona haşrolunacaksınız.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَهُوَ ٱلَّذِي يُحۡيِۦ وَيُمِيتُ وَلَهُ ٱخۡتِلَٰفُ ٱلَّيۡلِ وَٱلنَّهَارِۚ أَفَلَا تَعۡقِلُونَ ٨٠

Ve O öldüren ve dirilten O, gece ve gündüzün ihtilâfı da hep onun için, artık akıllanmayacak mısınız.

– Elmalılı Hamdi Yazır

بَلۡ قَالُواْ مِثۡلَ مَا قَالَ ٱلۡأَوَّلُونَ ٨١

Hayır, evvelkilerin dedikleri gibi dediler.

– Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR
Okuyucu